İngilizlerin en büyük
savaş gemilerinden Queen Elizabeth ve Ocean zırhlıları Koca Seyit'in
bataryasının bulunduğu Kilitbahir önlerine gelir, kıyıyı top ateşine tutar.
Koca Seyit'in bulunduğu
bataryanın sağına soluna mermiler peş peşe düşmeye başlar ve batarya komutanı
"sığınağa!" emrini verir. Düşman gemilerinden
atılan bir mermi cephaneliğe isabet etmiş, cephanelik havaya uçmuştur.
Koca Seyit, önce
denizden ateş püsküren düşman zırhlısına sonrada yerde yatan arkadaşlarına
bakar. Daha sonra her biri 276 kilo ağırlığındaki mermilere yönelir. 276 kiloluk yüküyle
28'lik topun altı basamağını çıkan Koca Seyit mermiyi topun ağzına
yerleştirmeyi başarır. Topun namlusunu Ocean'ın üzerine çevirir ve topu
ateşler. Attığı
mermi, "Ocean" adlı İngiliz zırhlısına isabet eder. İsabet alan gemi,
sürüklenerek Nusret'in yerleştirdiği mayınlara çarpıp batar.
İşte bu atış, savaşın seyrini değiştirir. Müttefik donanmaları, boğazı geçemeyeceklerini anlayarak geri çekilir. Batarya komutanı Hilmi Bey, derhal Mecidiye bataryasına koşar ve topu Seyit'le arkadaşının ateşlediğini öğrenir. Hemen oracıkta onbaşı rütbesi verilir Seyit'e.
"Nasıl
yaptın?" sualine ise şu cevabı verir: "Cenab-ı Hakkın yardımıyla." der. O
zamandan bu zamana Koca Seyit'in kahramanlığı dilden dile dolaşır. Bu
kahramanlığın üzerine daha ne söylenir. Gözler dolar, yaşlar akar ama Koca
Seyit'ler unutulmaz. Mustafa Kemal unutulmaz. Bir ulusun mücadelesi için şehit
olan Can'lar unutulmaz.
Muzaffer Karakuş
#18 mart
#çanakkale zaferi
#kurtuluş savaşı
#Mustafa Kemal Atatürk
#Seyit Onbaşı
#Milli Mücadele
#Bilmende Fayda Var
Yorumlar
Yorum Gönder