Yapılan yanlış işlerden daha
sonraki nesillerin de etkilendiğini anlatmak için Anadolu'da "Dede koruk
yer, torunun dişi kamaşır" denilir. Bugünkü yazımızın konusu, geçmişte
yapılanların günümüz yaşantısına etkilerinin bilimsel çalışması, aile dizimi. Alman
psikoterapist Bert Hellinger'in üzerinde uzun yıllar çalıştığı Aile Dizimi
Terapisi, ailenin kuşaklar boyu, birbirine görünmez bir bağla bağlı olduğu
anlayışına dayanmaktadır.
Bireyi, içinde doğduğu ailenin şekillendirdiğine inanan bu anlayış, ailenin belirli bir sistem oluşturduğunu ileri sürmektedir. Bu durumda psikolojik rahatsızlıkların önemli bir kısmına, hatta belki de çoğunluğuna içinden çıktığımız kök ailede yaşanmış sorunlar sebep olmaktadır.
Bireyi, içinde doğduğu ailenin şekillendirdiğine inanan bu anlayış, ailenin belirli bir sistem oluşturduğunu ileri sürmektedir. Bu durumda psikolojik rahatsızlıkların önemli bir kısmına, hatta belki de çoğunluğuna içinden çıktığımız kök ailede yaşanmış sorunlar sebep olmaktadır.
Eğer aile içinde şiddet, intihar, cinayet, düşük, ana baba rollerinde uygunsuzluk gibi bir sebeple sistemde bir bozulma veya aile sıralamasında bir kopma olursa, bundan aile fertlerinin hepsi, hatta etkisinin derinliği oranında gelecek kuşaklar da etkilenmektedir. Günümüzde Türkiye'de de yaygınlaşmaya başlayan “Aile Dizimi” adlı terapi yöntemine göre, önceki kuşakların işlediği ve sorumluluğu alınmamış kötü fiiller, çocuklar ya da torunların hayatlarında
olumsuzluklara yol açıyor.
Bugün “Aile Dizimi”nin yanı sıra “sistem
dizimi” ve “yaşam dizimi” gibi çeşitli adlarla anılan yöntemin temelinin çağlar
öncesinde yaşanan tecrübelerin tüm insanlığın DNA'sına kazındığı savına dayanan
“kolektif bilinç” kuramını temel alıyor.
Sağlıkla kalın,
By Ebruca,
Kaynak: http://www.aktuelpsikoloji.com/aile-dizimi-terapi-yontemi-nedir-7148h.htm
Yorumlar
Yorum Gönder